Cevap :
Klasik Türk mûsikîsi veya Türk sanat müziği, makamlı bir Türk müzik türü. Klasik Türk müziği, klasik Batı müziği ve Hint müziği ile beraber dünya üzerinde süreklilik ve gelenek oluşturma bakımından mevcut birkaç klasik müzikten birisi olarak kabul edilir.
Klasik Türk mûsikîsi veya Türk sanat müziği, makamlı bir Türk müzik türü. Klasik Türk müziği, klasik Batı müziği ve Hint müziği ile beraber dünya üzerinde süreklilik ve gelenek oluşturma bakımından mevcut birkaç klasik müzikten birisi olarak kabul edilir.
Klasik Türk müziği tarihsel açıdan altı döneme ayrılabilir: oluşum dönemi, dönüşüm dönemi, klâsik dönem, son klasik dönem,romantik dönem ve çağdaş dönem.
10'uncu yüzyılda yaşamış olan Farabi’den Timurlenk’in öldüğü 1405’e kadar geçen süre, Türk müziğinin nazarî (teorik) yönleriyle açıklandığı ve yazıya aktarılmaya başlandığı oluşum dönemini kapsamaktadır. Bu dönemin sonlarına doğru, çok meşhur bir üstad olanAbdülkadir Meragi, bir sonraki evrenin tohumlarını atmış, Türk müziğine yeni bir yön vermiştir.
Bunu takiben, 16'ncı yüzyılın başından Yavuz Sultan Selim’in tahta çıktığı 1512’ye değin; anlatılageldiği şekilde, Türk müziğinin ses perdeleri ve makamları üzerinde birtakım nazarî değişilikler yapılmıştır. Bu dönem, Diyar-ı Rum'un ve Balkanlar’ın üzerinde Mevlevihanelerin yapıldığı, İstanbul’un fethedildiği, Bizans İmparatorluğu kalıntıları arasına Enderun saray okulunun kurulduğu, kökleştiği ve Orta Asya’dan Ali Şir Nevai, Hüseyin Baykara, Ali Kuşçu, Şadi gibi ilim adamlarının İstanbul’a cezbedildiği bir dönüşüm dönemi, keza bir nevi Rönesans olarak görülmektedir.
Klasik Türk müziği; Orta Asya, Selçuklu ve özellikle Osmanlı uygarlığının bir ürünü olarak, pek çok milletin müziklerini etkilemiş, onların müziğini de kendi potasında eritmiştir. Bunun bir sonucu olarak, klasik musıkî, gerek makam sayısı ve anlayışı, gerekse formlar ve usuller bakımından zengin bir müzik türü olmuştur.
Bunun ardından, 15'inci yüzyılın başından IV. Murat’ın öldüğü 1640’a dek, doğuya düzenlenen seferler sayesinde, Osmanlı sarayında, Ortadoğu’dan getirilen müzik ve sanat adamlarının faaliyet gösterdiği bir dönem yaşanmıştır.
Itri’den (1640-1712) 1730'a kadarki zaman diliminde, Avrupaî Barok ve Rokoko etkilerin Osmanlı sarayına nüfuz ederek, zamanının doğu kültürüyle apayrı bir sentez oluşturduğuklâsik dönem süregelmiştir. 1730’dan İsmail Dede Efendi’nin 1846’daki ölümüne dek uzanan dönem ise son klasik dönem olarak adlandırılmaktadır.
Tanzimat Fermanı'nın ilan edildiği yıllardan (1839) 2'nci Dünya Savaşı'nın sona erdiği 1945’e kadar süren akım da romantik dönem olarak anılmaktadır.