Cevap :

bukadar basit bişeyi bile bilmiyosun 

Saadet Devri’nin en belirgin vasıflarının başında zühd, takva, tefekkür ve marifetullaha dayalı hayat tarzı gelir. Hiç şüphe yok ki, Hz. Peygamber s.a.v. her hususta olduğu gibi bu hususlarda da gelmiş geçmiş bütün insanların en mükemmeli idi.

Sahabe ve Tabiûn hazretleri zamanında tasavvuf adıyla ortaya çıkan herhangi bir ilim veya dinî bir akım yoktu. Aynı şekilde Tefsir, Fıkıh, Kelâm... adlarıyla tasnif edilmiş temel islâmî ilimler de mevcut değillerdi. Dolayısıyla bu ilimlerle irtibatlı olan amelî ve itikadî mezhepler ortaya çıkmamışlardı. 

Fakat gerek tasavvuf ve gerekse temel islâmî ilimlerin hepsi o devirde bir bütün olarak ve canlı bir şekilde yaşanıyordu. Sofilik tatbikatta vardı, fakat adı konmamıştı. Yoksa bazılarının zannettiği gibi sonradan ortaya çıkmış değildi. Zaten Saadet Devri’nde ilimler birbirinden henüz ayrışmamışlardı. Hepsi bir bütün olarak İslâm’ı oluşturmaktaydılar.