Cevap :
DÜZENLENME AMACI
Türk yazı dilinin tarihi VII ve VIII. yüzyıllarda Orhon vadisinde dikilmiş olan yazıtlarla başlar. Gerek Orhon Yazıtları’nda kullanılmış olan gelişmiş ve işlek dil gerekse komşu ülke kaynaklarında yer alan bilgiler, Türk yazı dilinin başlangıcının çok daha eskiye gittiğini gösterir. Yakın dönemde bulunan yeni yazıtların okunması Türk yazı dilinin tarihini daha da gerilere götürmemizi sağlayacaktır. Ayrıca karşılaştırmalı sesbilim ve biçimbilim çalışmaları ve diğer dillerdeki alıntı sözlerden Türkçenin yaşının ortaya konulması yolunda önemli veriler elde edilmiştir. Türkçeden Sümerceye geçmiş olduğu kanıtlanan 168 Türkçe kökenli sözcük, Sümerce ile Türkçenin yaşıt olduğu görüşünün geliştirilmesini sağlamıştır. Esik kurganı buluntuları arasında yer alan ve MÖ 4’üncü yüzyıla ait olduğu saptanan bir çanaktaki Orhon yazısına benzer harflerle yazılan iki satırlık yazının en eski Türkçe metin olduğu bilinmektedir. Çin yıllıklarındaki bir Hun ağıtına ait iki dize ile birkaç sözcük MS 4’üncü yüzyıl Türkçesi hakkında fikir vermektedir. Ancak, yazınsal metin niteliğindeki ilk büyük metinler Tonyukuk (725), Bilge Kağan (731) ve Köl Tigin (732) adına dikilmiş olan Göktürk Yazıtları’dır. Türk dilinin ilk sözlüğü ve dil bilgisi kitabı Divanü Lugati’t-Türk ise 1072 yılında Kâşgarlı Mahmut tarafından yazılmıştır. Yaklaşık 9 bin sözü içeren eser, yalnızca bir sözlük, yalnızca bir dil bilgisi kitabı değil, aynı zamanda Türk yazı dilinin ve ağızlarının ele alındığı, kültür değerlerinin kayda geçirildiği anıtsal bir kaynaktır. Kâşgarlı Mahmut; Karahanlı, Uygur, Oğuz, Kıpçak, Kırgız ve diğer akraba topluluklarının söz varlığını bir araya getirerek hazırladığı eserine Divanü Lugati’t-Türk, yani Türk Lehçeleri Sözlüğü adını vermiştir. Kâşgarlı Mahmut’un yirmiyi aşkın yazı dilini ve ağzını Türk adı altında toplaması, bilimsel bir gerçekliği ortaya koymaktadır. Büyük ölçüde ortak dil ögelerine dayanan bu yazı dilleri ve ağızlar, zaman içerisinde kendi iç gelişmelerini sürdürerek bugün yazı dilleri ve resmî diller hâline gelmişlerdir.Türklerde genel simge kurtdur
1)günümüzde türk dili adlı tartışmanın düzenlenme amacı nedir
Türk yazı dilinin tarihi VII ve VIII. yüzyıllarda Orhon vadisinde dikilmiş olan yazıtlarla başlar. Gerek Orhon Yazıtları’nda kullanılmış olan gelişmiş ve işlek dil gerekse komşu ülke kaynaklarında yer alan bilgiler, Türk yazı dilinin başlangıcının çok daha eskiye gittiğini gösterir. Yakın dönemde bulunan yeni yazıtların okunması Türk yazı dilinin tarihini daha da gerilere götürmemizi sağlayacaktır. Ayrıca karşılaştırmalı sesbilim ve biçimbilim çalışmaları ve diğer dillerdeki alıntı sözlerden Türkçenin yaşının ortaya konulması yolunda önemli veriler elde edilmiştir. Türkçeden Sümerceye geçmiş olduğu kanıtlanan 168 Türkçe kökenli sözcük, Sümerce ile Türkçenin yaşıt olduğu görüşünün geliştirilmesini sağlamıştır. Esik kurganı buluntuları arasında yer alan ve MÖ 4’üncü yüzyıla ait olduğu saptanan bir çanaktaki Orhon yazısına benzer harflerle yazılan iki satırlık yazının en eski Türkçe metin olduğu bilinmektedir. Çin yıllıklarındaki bir Hun ağıtına ait iki dize ile birkaç sözcük MS 4’üncü yüzyıl Türkçesi hakkında fikir vermektedir. Ancak, yazınsal metin niteliğindeki ilk büyük metinler Tonyukuk (725), Bilge Kağan (731) ve Köl Tigin (732) adına dikilmiş olan Göktürk Yazıtları’dır. Türk dilinin ilk sözlüğü ve dil bilgisi kitabı Divanü Lugati’t-Türk ise 1072 yılında Kâşgarlı Mahmut tarafından yazılmıştır. Yaklaşık 9 bin sözü içeren eser, yalnızca bir sözlük, yalnızca bir dil bilgisi kitabı değil, aynı zamanda Türk yazı dilinin ve ağızlarının ele alındığı, kültür değerlerinin kayda geçirildiği anıtsal bir kaynaktır. Kâşgarlı Mahmut; Karahanlı, Uygur, Oğuz, Kıpçak, Kırgız ve diğer akraba topluluklarının söz varlığını bir araya getirerek hazırladığı eserine Divanü Lugati’t-Türk, yani Türk Lehçeleri Sözlüğü adını vermiştir. Kâşgarlı Mahmut’un yirmiyi aşkın yazı dilini ve ağzını Türk adı altında toplaması, bilimsel bir gerçekliği ortaya koymaktadır. Büyük ölçüde ortak dil ögelerine dayanan bu yazı dilleri ve ağızlar, zaman içerisinde kendi iç gelişmelerini sürdürerek bugün yazı dilleri ve resmî diller hâline gelmişlerdir.Türklerde genel simge kurtdur
2)günümüzde türk dili adlı tartışmayı kim tarafından yönetilmektedir?sizce tarttarafindan ışmalarda başka ihtiyaç varmıdır niçin?
k'm yonetildigini bilmiyorum ama turk dil kurumu bunlarin arasinda mutlaka vardir