Cevap :

     Kafiye: Mısra sonlarında, farklı kelimelerdeki ses (harf) benzerliğine kafiye denir. Kafiyenin oluşabilmesi için mısra sonundaki kelimelerde şu özellikeleri 
          aramak gerekir:

          a) Ses benzerliği olan kelimelerin farklı kelimeler olması gerekir.
          b) Ses benzerliği olan kelimelerin yazımının aynı olması gerekir.
          
          Altın da bir pula olur mu kabil 
          Ehli ile konuş olasın ehil 
          Cahille konuşma olursun cahil 
          Kişi ayarından düşer mi düşer 
                
         Yukarıdaki şiirde "il" seslerinde kafiye vardır. Ses benzerliğindeki seslerde, ses sayısının artmasına göre kafiye çeşitli kısımlara ayrılır:

          a) Yarım Kafiye: Mısra sonlarında tek ses benzeşmesine dayanan kafiye türüdür. Aslında, bu benzeşmenin sessiz harflerde olması gerekir. Halk edebiyatında yarım kafiye çok kullanılmıştır.

          Mehmed'im sevinin başlar yüksekte!
          Ölsek de sevinin eve dönsek de

          b) Tam Kafiye: Mısra sonlarında iki sesin benzeşmesine dayanan kafiye türüdür.      

          Nasihatim sana: Herzeyle iştigali bırak
          Adamlığın yolu nerdense bul da girmeye bak

          c) Zengin Kafiye: Mısra sonlarında üç ve daha fazla sesin benzeşmesiyle meydana gelen kafiye çeşididir. 

          Her şey akar su, tarih, yıldız, insan ve fikir
          Oluklar çift, birinden nur akar birinden kir

          Not (1) Kafiye olan sesli harflerin üzerinde uzatma işareti "^" varsa, bu sesliler tek ses değil iki ses olarak kabul edilir ve buna göre de kafiye türü değişir.
          Mesela İstiklaâl Marşı'nın yedinci kıtasındaki 
          
          Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fe
          Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şühe
          Cânı cananı bütün varımı alsın da Hü
          Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cü

          "da" seslerinde tam değil, zengin kafiye vardır. 

          Not (2) Tunç kafiye olarak adlandırılan kafiye türünü bazı edebiyatçılar  kabul ederken, bazıları da kabul etmez. Bu sebeple Tunç kafiye kimi kitaplarda anlatılırken kimi kitaplarda hiç değinilmez. Fakat çoğu edebiyatçı bunu farklı bir kafiye türü olarak kabul etmez ve Zengin kafiyeye dahil eder. Farklı bir kafiye türü olmadığını kabul etmemekle birlikte bu kafiyenin de tanımını bilmekte yarar var:
          
          Tunç Kafiye: En az üç sesten oluşan bir ya da daha çok kelimenin diğer mısraların içinde geçmesiyle oluşan kafiye türü olarak tanımlanır. 
          Mesela:

          İnsan bu, su misali kıvrım kıvrım akar ya
          Bir yanda akan benim öbür yanda sakarya

          mısralarında bu özellik görülebilmekte ama zengin kafiyeden bir farkı olmadığı açık..
          
          d) Cinaslı Kafiye: Okunuşları ve yazlışları aynı ancak anlamları farklı olan kelimelerle yapılan kafiye çeşididir. Tunç kafiye sesteş kelimelerle yapılır.     

          Niçin kondun a bülbül
          Dalımdaki asmaya
          Ben yarimden vazgeçmem 
          Götürseler asmaya

          Yukarıdaki şiirde, ikinci mısrada asma kelimesi "üzüm veren bir bitki"; dördüncü mısrada ise "öldürmek" anlamında kullanılmıştır. 

nasihatım sana her şeyle iştigali bırak 

adamlığın yolu nerdense bulda girmeye bak

aklar tam kafiye