Cevap :

Tarih

Dündar Tepe höyüğünde yapılan arkeolojik araştırma ve incelemeler Kalkolotik ve Bakır Çağlarına ait bir uygarlığın yaşadığını ortaya koymuştur.Anadoluda Yunan kolonilerinin kurulduğu dönemde Samsun, Amisos adlı küçük bir yerleşme merkezi idi. Şehrin İon şehir devletlerinden Miletos ( Millet) tarafından kurulduğu kabul edilmektedir.

M.Ö.47de Romalı Sezarın kesin egemenliğine giren Samsun, bu egemenliği izleyen ve Hıristiyanlığın yayıldığı Bizans döneminde bir piskoposluk merkezi olarak siyasal tarihte ve dinler tarihinde yer alır. 1071 Malazgirt Zaferi ile Anadolu kapılarının Türklere açılmasından sonra Samsun, Anadolunun fethi ile görevli komutanlardan Melik Danişment Gazi ve onun kurduğu Beyliğin denetimi altına girmiştir.



Çelebi Sultan Mehmet eliyle 1413de Osmanlı yönetimine katılmış, 1427 yılında da Canik adıyla ilk kez haritaya geçmiştir. Samsun ve yöresinde tütün ekiminin yaygınlaşması ve buharlı gemilerin Karadenizde işlemesiyle 19.yy. da Samsun Karadenizde küçük bir iskele olma durumundan kurtuldu.


1869 yılında büyük bir yangın geçiren Samsunun hemen hemen tamamı yanarak kül oldu. Fransadan getirilen bir mimarın planına göre sokak ve caddeler boyunca evler yapıldı.Zengin bir ticaret merkezi ve şehri olduğundan kısa zamanda kalkındı.

1.Dünya Savaşından sonra parçalanan ve düşmanlar tarafından istila edilen vatanımızı kurtarmak için Gazi Mustafa Kemal Paşa 19 Mayıs 1919da Samsuna ayak basarak Milli Mücadeleyi başlattı.O tarih Gençlik ve Spor Bayramı olarak ilan edilmiş olup;1936 yılından beri her yıl kutlanmaktadır.

Samsun İlimiz insanlık tarihi açısından çok eski bir yerleşim alanıdır. Başta bugünkü şehrin merkezi olmak üzere Kızılırmak vadisi Kavak Tekkeköy Çarşamba ovasında eski çağlardan beri insan iskan edilmiş ve yaşam sürmüştür.

Orta Taş Devrinde (Mezolitik. M.Ö 10000-5000) insanların Tekkeköyde bulunan sığınaklarda yaşadıkları ve bölgenin en eski yerleşimcileri oldukları bilinmektedir. Yine Cilalı Taş Devri (Neolitik. MÖ. 5000-4000) ile Bakır-Tunç Devrinde (Kalkolitik. M.Ö.4000-1700) insanların Samsun merkez Dündar Tepe Kavak Kalenderoğlu ve Bafra İkiztepe de sürekli iskan oluşturarak yaşamlarını devam ettirdikleri yapılan arkeolojik kazılardan anlaşılmaktadır.

Samsun İli sınırları içerisinde devlet kurarak yaşayan en eski topluluk Gaşkalar'dır. Bu medeniyette Gasgaslar da denilmektedir. (M.Ö.5000-3500) Bilinen bu ilk medeniyeti takiben bütün Kuzey Anadolu'ya hakim olan Paflagonlar Kızılırmak Havzasında yaşamışlardır. (m.ö. 3000-1100) Hititler (M.Ö. 2000-1200) Frigyalılar (M.Ö. 1182-M.Ö. 676) Kimmerler (M.Ö. 676) Lidyalılar (M.Ö. 1200-547 bugün Kara Samsun adıyla isimlendirilen yere ENETE adında bir site kurdular) Miletliler (İyonya) (M.Ö.2000- M.Ö.400) Egeden Karadeniz yoluyla ENETE'ye yerleşerek “Amisus” veya “Amisos” ismini verdiler. Perslerin (M.Ö.550-330) Lidya Kralı Krezus'u yenmeleri sonunda M.Ö. 546 Amisos Pers İmparatorluğunun eline geçti. M.Ö. 331 yılında Büyük İskenderin Persleri yenmesi sonucu Makedonya İmparatorluğu eline geçen Amisos İskenderin ölümüyle Pers kökenli Kont Krallığı (M.Ö. 255-63) kuruldu. Amisos Kont Krallığının başkenti oldu.

Daha sonra M.Ö. 1. yy da Roma İmparatorluğu hakimiyetine giren Amisos M.S. 385 yılında Roma İmparatorluğu'nun ikiye ayrılmasıyla Bizans İmparatorluğu'nun sınırları içerisinde kaldı. Amisos M.S 860 yılında Abbasiler zamanında halife Mutassım'ın emriyle Malatyalı korkunç Ömer komutasındaki kuvvetler tarafından ele geçirilmiş ise de Bizaslılar tarafından tekrar geri alınmıştır. Türklerin Anadolu'ya girmesiyle birlikte 1. Türkler birlikleri zamanında Danişmentliler tarafından Samsun kuşatılmış ise de alınamamıştır. Anadolu Selçukluları zamanında Samsun'un Müslüman yerleşim yerleri 1.185 yılında Anadolu Selçuklu hakimiyetine geçmiştir. İlk defa Amisos ismi Selçuklular tarafından Samsun olarak değiştirilerek kullanılmaya başlanılmıştır. Haçlı Seferleri sonrası başkent Trabzon olmak üzere Trabzon Rum İmparatorluğu Rum İmparatorluğu egemenliğine giren Samsun Cenevizlilerin Karadeniz'de ticareti ellerine geçirmeleri sonucunda 100 yıl kadar burada yaşamışlardır. Bu tarihlerde Türklerin yaşadığı Samsun'a “ Müslüman Samsun” 3 km. mesafede bulunan Cenevizlileri ticaret sitesine de “Gavur Samsun” denilmiştir.

1.071 yılında Malazgirt Savaşı'ndan sonra Danişmentliler tarafından alınamayan Samsun'un deniz kıyısında bir kale kurarak Müslüman Samsun'u oluşturduktan sonra 1.243 Kösedağ Savaşı sonrası Trabzon Rum İmparatorluğu egemenliğine girmiş ise de 1.296 yılında tekrar Anadolu Türklerinin eline geçmiş ve 1.389 yılında da Yıldırım Beyazıt zamanında Osmanlı topraklarına katılmıştır. Anadolu Selçuklu Devleti çökerken Canik Beyliğine de başkentlik yapmıştır.

Mütareke yıllarında Samsun
Rum Pontus Cemiyetlerinin Bölücü Faaliyetleri

20 yüzyıl başlarında bölücü faaliyetler Anadolu topraklarına yayıldı. Bu bölgede bağımsız bir devlet kurmak gayesi ile harekete geçen gruplardan biri de Doğu Karadeniz'deki Rumlar'dı. 1904 ‘te Merzifon'daki Amerikan Koleji'nde “Pontus Rum Cemiyeti” adı altında bir teşkilat kurulmuş ve hızla çevreye yayılmıştı. Papadopulaos adlı bir öğretmen tarafından kurulan bu cemiyet okul müdürü Mr.White'nin önderliğinde teşkilatlanmasını sürdürürken bir taraftan da itilaf devletlerinin desteğini sağlamıştır.Merzifon'da Anadolu Koleji'nde bir tek Türk talebe yoktu. 135 talebenin 108'i Ermeni 27'si Rum'du. Okul müdürü diğer kolejlerde olduğu gibi bir papazdı. 1893'de misyonerlerin tertiplediği devlet aleyhine yapılan gösterilerin planlayıcıları arasında Merzifon Anadolu Koleji müdürü olan papaz da bulunuyordu.

Kısa sürede birçok kasabada teşkilatlanan Pontus Cemiyeti başta Müdafa-i Meşruta olmak üzere yeni yeni kuruluşlar ile bölgede teşkilatlanıyor bir tarafta da “20 yaşından büyük her üyenin silahlandırılması'na çalışıyordu. Kısa sürede 14 şube açan Müdafa-i Meşruta Cemiyeti'nin Çarşamba Bafra Havza ve Kavak ‘ta da şubeleri bulunduğu gibi Avrupa devletleriyle işbirliği yapmak gayesiyle “Mukaddes Anadolu Rum Cemiyeti” adı altında yurt dışı ağırlıklı bir teşkilatı da vardı.

1.Dünya Savaşı yıllarında İtilaf devletlerinin açık desteğini de kazanan bölücü Rumlar çalışmalarını daha bir yoğunlaştırarak Çarlık Rusyasından da silah almayı başardılar. İngilizlerce de Mondros Mütarekesinin hemen ardından sadece Samsun Rumlarına 10000 tüfek dağıtılmış İstanbul'daki Rum Patrikhanesinin ve Yunanistan'ın isteği üzerine son 50 yılda Samsun ve yöresine “göçmen” adı altında 50000 Rum yerleştirilmiş bunların 25000 kadarı “Pontus Çeteleri” saflarında yer alarak Samsun ve Merkez kazaya bağlı köylerde 500 civarında kundaklama öldürme yaralama gibi olaylara katılarak “yoketme/Jenosid” kampanyasına girişmişlerdir.