Cevap :
A- Yazılı Kaynaklar (kitap dergi istatistik sonuçları raporlar...)
B- Gözlem (Olayları doğal gözlem pasif gözlem aktif gözlem. Grubun içine girince (aktif) objektif olunmaz)
C- İçerik Çözümlemesi
D- Görüşme (Mülakat)
E- Soru Kağıdı – Anket
Bu yazı yardımcı olacaktır:
Veri toplama teknikleri beş kategoride sınıflandırılabilir:
A- Yazılı Kaynaklar (kitap dergi istatistik sonuçları raporlar...)
B- Gözlem (Olayları doğal gözlem pasif gözlem aktif gözlem. Grubun içine girince (aktif) objektif olunmaz)
C- İçerik Çözümlemesi
D- Görüşme (Mülakat)
E- Soru Kağıdı – Anket
Belirtmek gerekir ki bir araştırma yukarıdaki tekniklerden birisine ağırlıklı olarak dayandırılmış olabilir. Örneğin yalnız anket çalışmalarına gözlem veya yazılı kaynaklara dayalı araştırmalar gibi. Ancak daha yaygın olanı bunların hepsinin veya birkaçının birlikte kullanılmasıdır. Özellikle yazılı kaynak derlemesi olmadan sırf görüşme anket veya içerik çözümlemesine dayalı olarak bir araştırma yapılması ender bir uygulamadır.
A- Yazılı Kaynaklar: Konu hakkında diğer kişi ve kurumlar tarafından yazılmış hazırlanmış ve yaratılmış çeşitli yazı belge yapım veya kalıntının toplanması ve incelenmesidir. Genellikle alan araştırmalarına başlamadan önce konuyla ilgili daha önce yapılmış olan çalışmaların kayıtlarından ve derlenmiş bilgi kaynaklarından yararlanılır. Örneğin yazılı kaynaklar arasında konuyla ilgili olmak koşulu ile her türlü kitap makale istatistik gazete yazısı yasal belge tutanak biyografi kişisel anımektup vs. sayılabilir. Ancak bunların yanında harita resim fotoğraf ve görüntü bandı gibi görsel araçlarla teyp plak kaset gibi işitsel kaynaklar da önemli yer tutarlar. Yazılı kaynaklar da kendi aralarında çeşitli şekilde gruplandırılabilir.
1- Kitaplar dergiler çeşitli istatistiki kaynaklar resmi rapor ve yazışmalar kurum kayıtları.
2- Vak’a çalışmalarına ilişkin kayıtlar.
3- Kişisel belgeler
4- Dolaylı belgeler; araştırma konusuyla doğrudan doğruya ilgili olmasa bile dolaylı olarak konuya ışık tutabilecek belgeler (rehber yıllık ansiklopedi ve sözlüklerle diğer teknik belgeler).
Günümüzde bilgisayarların birbirine bağlanması ile ulusal ve uluslararası düzeyde bilgisayar ağları oluşturulmuştur. Bu da bazı firmaların belirli konularda ayrıntılı bilgi toplayarak “bilgi bankaları” oluşturmalarına olanak vermiştir. Araştırmacı bir ücret karşılığında ya da bağlı bulunduğu kuruluş aracılığıyla dünyanın neresinde olursa olsun bilgisayardaki bu bilgilere anında ulaşma olanağına sahip bulunmaktadır. Bu da araştırıcıya yeni ufuklar açmakta ve geleneksel yöntemlerle kaynak derlemenin sınırlamalarını büyük ölçüde ortadan kaldırmaktadır.
B- Gözlem: Gözlem tekniği genellikle doğa ile uğraşan bilim adamlarının uyguladığı bir yöntem olarak dikkat çekiyor. Gözlem doğal olay veya davranışların seçilmesi kaydedilmesi ve kurallaştırılmasına yönelik sistematik bir faaliyettir. Gözlemin bilimsel bir nitelik taşıması için veri toplama işlemi sistematik bir biçimde yapılmalıdır. Elde edilen bilgiler yine sistematik olarak toplanan başka verilerle ilişkilendirilmeli ve genel davranış kalıplarına ulaşılması öngörülmüş olmalıdır.
Gözlenen nesnenin olayın ve davranışın doğal ortamında olması sonuçların daha nesnel olmasını sağlamaktadır. Ancak bu yöntem toplumsal bilimlerde pek fazla kullanılmamaktadır. Toplumsal olayların olguların gözleminde gözleyenin öznel bir takım değerlendirmelerde bulunması araştırma sonuçlarını belli ölçülerde nesnellikten uzaklaştırma tehlikesini de beraberinde getirir.
Doğal ortam araştırmalarının tipik bir örneği olan gözlem olayların doğal oluşum içinde izlenmesini esas alır. Fakat gözlemin sıradan bir faaliyet olmaktan çıkıp bilimsel bir nitelik kazanabilmesi için bazı koşullar gerekir. Bunları şöyle sıralayabiliriz:
- Gözlem belirli bir araştırma amacına hizmet etmelidir.
- Araştırmacı tarafından önceden planlanmış bir faaliyet olmalıdır.
- Gözlem sonuçları sistematik olarak kaydedilmelidir.
- Tutarlılık ve geçerlilik açısından gözlem sonuçları kanıtlanabilmelidir.
Araştırmacı gözlemlenecek olay ve davranışları belirledikten sonra ne zaman ve ne şekilde gözlem yapacağına karar verecektir. Olaylar belirli aralıklarla ya da sürekli biçimde gözlemlenebilirler. Sürekli zaman gözlemleri olayın gerçek oluşum sıklığını ya da süresini gösterir. Sürekli gözlemin olanaksız ya da gereksiz bulunduğu durumlarda hangi sıklıkta gözlem yapılacağına karar vermek gerekir. Bu amaçla zaman örneklemesi de yapılabilir.
Gözlem sonuçları kayda geçirilmelidir. Bunun içinde sonuçlar ölçülebilir nitelikte olmalıdır. Fakat bazen sosyal olay veya davranışları ölçmekte önemli güçlükler bulunabilir. Araştırmacı güvenilir gözlemde bulunabilmek için bu konuda hazırlığını tamamlamış olmalıdır. Eğer gözlemde alet kullanma olanağı varsa bundan da yararlanılmalıdır.
Gözlem günlük sıradan olaylar üzerinde yapılabileceği gibi en karmaşık laboratuvar deneylerini de kapsamına alabilen bir tekniktir. Bu nedenle hem basit hem de gelişmiş bir teknik olarak algılanabilir. Basit ve sistematik olmak üzere iki grupta incelenir.
1- Basit Gözlem: Standart bir tekniğe dayanmayan tekrarlanması rastlantılara bağlı olan gözlemdir.
Basit gözlem;
a- Katılımlı
b- Katılımsız
olmak üzere iki biçimde gerçekleştirilir.
a- Katılımlı gözlem: Bu gözlem biçiminde gözlemci herhangi bir gözlem aracı kullanmadan olaya doğrudan katılır. Gözlemci olayın içinde grubun bir üyesi gibi yer aldığından gerçek kimliğini gizlemek durumundadır. Bu tekniğin en olumlu yanı katılımcıların gözleyenin gerçek kimliğini bilmediğinden daha doğal ve net davranışlar sergilemesidir. Gözlemci için olumlu yanı ise diğer tekniklerle elde edemeyeceği bazı bilgilere bu yöntemle daha rahat ulaşabilmesidir. Bu yöntemin olumsuz yanları hakkındaki değerlendirmeler şu dört nokta üzerinde yoğunlaşmaktadır.