Cevap :

Benim ihtiraslarım var, hem de pek büyükleri, fakat bu ihtiraslar, yüksek mevkiler işgal etmek veya büyük meblağlar elde etmek gibi maddi emellerin tatminine taalluk etmiyor. Ben bu ihtiraslarımın gerçekleştirilmesini, vatanıma büyük faydaları dokunacak, bana da liyakatle ifa edilmiş bir vazifenin canlı iç rahatlığını verecek büyük bir fikrin başarısında arıyorum. Bütün hayatımın prensibi bu olmuştur. Ona (bu büyük fikre) çok genç yaşımda sahip oldum ve son nefesime kadar da onu muhafaza etmekten geri kalmayacağım.”1

Mustafa Kemal Paşa 12 Ocak 1914 tarihinde Madam Corinne’e yazdığı mektubunda hayatının temel prensiplerini bu sözlerle dile getirdi. İnsan yaşamında kısa sayılabilecek bir sürede gerçekleştirdiği bu fikirlerle Mustafa Kemal Atatürk, 20. yy. da sadece Türkiye’de değil, dünyada da sayılı liderler arasında yer aldı: yaşamı, askeri başarıları, savaşları, iç ve dış politikada ürettikleri, anıları, mektuplarıyla ilgili çok sayıda eser yayınlandı. Bu eserler içinde Atatürk ve Atatürk dönemi ile ilgili kronolojiler de bulunmaktadır.

Bilindiği gibi tarih bilimi ile yakından ilgili olduğundan dolayı oluşum süreçlerinin tarihlenmesi ve raporlanması ile uğraşan kronoloji, olayların tarihsel sıralanmasını yapar. Türk Dil Kurumu Türkçe Sözlüğü, kronoloji sözcüğünün dilimize Fransızca’dan girdiğini belirtir ve bu sözcüğü zaman bilimi, zaman dizini şeklinde dilimize çevirir.2 Kronoloji hazırlanırken yapılan tarihsel sınırlamanın yanında, seçilen kaynakların varlığı ve yapılan tarihi açıklamada önemlidir.

Kurtuluş Savaşı, Atatürk dönemi ve Atatürk ile ilgili kronolojileri gözden geçirdiğimizde, Sami Nami Özerdim’in3 Atatürk Devrimi Kronolojisi, M. Kemal Savi’nin4 Atatürk Kronolojisi, Jotthard Jaeschke’nin5 Türk Kurtuluş Savaşı Kronolojisi: Mondros’tan Mudanya’ya Kadar (30 Ekim 1918- 11 Ekim 1922), Zeki Sarıhan’ın6 Kurtuluş Savaşı Günlüğü (Açıklamalı Kronoloji), Turgut Özakman’ın71881-1938 Atatürk, Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyet Kronolojisi, Utkan Kocatürk’ün8 Atatürk ve Türkiye Cumhuriyeti Tarihi Kronolojisi ile Doğumundan Ölümüne Kadar Kaynakçalı Atatürk Günlüğü adlı eserleri ilk akla gelenleridir.

Bu yazıda konuyla ilgili önemli kronolojilerden biri olan Utkan Kocatürk’ün yazdığı Doğumundan Ölümüne Kadar Kaynakçalı Atatürk Günlüğü adlı eser üzerinde durulacaktır.

Utkan Kocatürk’ün Atatürk ve Devrim Tarihimize ilişkin kronoloji çalışmaları, 1973 yılında yayınladığı Atatürk ve Türk Devrimi Kronolojisi 1918-1938 adlı kitabıyla başlar. Yazar, daha sonraki yıllarda bu eserini “Atatürk ve Türkiye Cumhuriyeti Tarihi Kronolojisi (1918-1938) adıyla daha da genişleterek Atatürk ve Türk Devrim Tarihi çalışmalarında kaynak eser haline getirmiştir.

Kocatürk, daha sonra yayımlanan “Doğumundan Ölümüne Kadar KAYNAKÇALI ATATÜRK GÜNLÜĞÜ” adlı eserinde Mustafa Kemal Atatürk’ün 1881-1938 yılları arasındaki 57 yıllık yaşamını kronolojik olarak  yazmıştır. Kitaptaki tüm bilgiler belgelere dayandırılarak açıklanmış; her madde sonunda yararlanılan kaynaklar kısaltılarak verilmiştir.9 Bu kaynakların tam künyeleri eserin sonunda, yazar soyadına göre düzenlenerek “Yararlanılan Kaynaklar” başlığı altında sunulmuştur.10 Kitabın daha işlevsel olması için genel dizin hazırlanmış,11 dolayısıyla araştırma yapmak isteyenlerin bilgiye ulaşımları daha da hız kazanmıştır.

Eserde öncelikle Atatürk’ün anı, söylev, demeç, genelge, bildiri, mesaj, mektup ve telgrafları gibi birincil kaynaklardan istifade edilmiştir. Bunun yanında onun hizmetinde bulunmuş ve/veya yakınlığıyla tanınmış kişilerin hatıraları, gazete koleksiyonları, Atatürk’e ait nöbet defterleri, TBMM tutanakları, yakın tarihimizle ilgili bilimsel yayınlar ve çeşitli arşiv belgeleri gözden geçirilerek kullanılmıştır.

Böylesine zengin bir kaynakçaya rağmen, eserin hazırlanmasında yeterli bilgi ve belgelere ulaşılamadığı dönemlere ait zaman aralıklarında günleri, ayları hatta yılları kapsayan büyük boşluklar meydana gelmiş12 ve bazı olayların tarihleri varsayımlara dayandırılmıştır. Kocatürk bu zorunlu tercihin nedenini şu sözlerle açıklar: “Bu eserde, yine de bazı olay tarihlerinin -belirsizlik nedeniyle- varsayım üzerine oturtulduğu görülecektir. Bu davranış, olayları birbirine bağlamak ve bir yaşama bütünlük kazandırmak açısından kaçınılmaz olmuştur. Bu yapılmadığı takdirde tarihi belirlenemeyen birçok olay, kronoloji zinciri içinde yer alamayacak, bu nedenle Atatürk biyografisinde eksiklikler oluşacaktır. Biz bu sakıncayı dikkate alarak tarihleri karanlık olaylar için, evvelki ve sonraki olay tarihleri ile bağlantı kurarak -elden geldiğince doğruya yakın- bir tarih belirleme yoluna gittik; bu yöntemle tarihleri belirlenen olayları -yeni araştırmalara açık bırakmak üzere- kendi maddeleri sonunda ayrıca gösterdik.”13

Atatürk’ün yaşamıyla ilgili bazı önemli tarihlerde (kaynaklar arasında farklı bilgiler verildiğinde) yazar doğru bilgiye ulaşmaya çalışmış, Atatürk biyografisinde devam edegelen bazı yanılgıları düzeltmek amacıyla, tarih tutarsızlıklarını belirtmekten de kaçınmamıştır. Yine eserde, Atatürk’ün yaşamı ve dönemiyle ilgili bilinmeyen bir çok olaya değinilmektedir. Bu bakımdan değerlendirildiğinde Kocatürk, Doğumundan Ölümüne Kadar Kaynakçalı Atatürk Günlüğü adlı eseriyle kronoloji çalışmaları alanında önemli bir boşluğu doldurmuştur.

Sonuç olarak denilebilir ki, Doğumundan Ölümüne Kadar Kaynakçalı Atatürk Günlüğü adlı eser, sadece akademik çevredeki bilim insanlarının ve araştırmacıların kullanacağı bir kaynak olmasının yanı sıra, tarihe ve özellikle Atatürk’ün yaşamına ve dönemine ilgi duyan her aydının da yararlanacağı temel eser niteliği taşımaktadır.