Acunpoyraz
Cevaplandı

1. hz muhanmed nerede ne zaman dünyaya gelmiştir ? 2. hz muhanmedin annesi ve babası kimdir ? 3. hz.hz muhanmedin doğumunda meydana gelen olaylar ? 4. hz. muhanmed annesini ve babasını kaç yaşındayken kaybetmiştir ? 5. hz muhanmedin süt annesi kimdir ? kaç yaşına kadar onunla kalmıştır ?

Cevap :

20 nisan 571 mekke   amine annesi    abdullah babası    gökyüzünde yıldız belirmesi  babasını doğmadan      annesini 4 yasında    sütanne = halime    

doğum: 20 nisan 571 Peygamberimiz Fil vakasından 50 gün sonra, Rebiullevvel ayinin on ikinci Pazartesi günü, tan yeri ağarırken, Mekke`de doğdu.


babası  Hz.Abdullah,,  annesi hz. Amine  ,, süt annesi hakkında ise; Yeni doğan çocukları süt anneye vermek; Kureyş ve sair Arap eşrafının adeti idi.
Bu da; kadınların kocaları ile daha iyi meşgul olmalarını ve çocukların da ,özellikle, havasının güzelliği, rutubetinin azlığı ve suyunun tatlılığı ile tanınan yerlerde yasayan şerefli kabileler arasında, sağlam vücutlu, sıkı etli, cesaretli yetişmelerini ve düzgün, pürüzsüz konuşmayı öğrenmelerini sağlamak içindi.
Mekke çevresinde ve Harem içinde oturan kabilelerden süt annesi olanlar, her yıl iki defa, yaz ve güz olmak üzere Mekke`ye gelirler, çocukları alıp götürürlerdi.
Peygamber efendimizi (A.S.) Ben`i Sa`d bin Bekr kabilesinden süt annesi Halime hatun götürdü.
Peygamberimizin Süt kardeşleri şunlardır:
Abdullah b. Haris Üneyse binti Haris, Şeyma binti Haris.
Peygamberimizi yetim olduğu için Arap kadınları kabul etmemiş; sadece kabilesine götürecek çocuk bulamayan Halime, eli bos gitmemesi için peygamberimizi kabul etmişti. Peygamberimizi aldıktan sonra Halime ve Ailesinin yaşam tarzı bir anda değişti.
Bunlardan bazılarını Halime'nin dilinden dinleyecek olursak Halime Hatun der ki;
" İçinde bulunduğumuz kuraklık ve kıtlık yılında hiç bir şeyimiz kalmamıştı. Ben, kır merkebimin üzerinde idim.Yanımızda, yaşlı bir devemiz vardı, bize bir damla süt vermiyordu. Üzerinde bulunduğum merkebin ağır yürümesi yol arkadaşlarımı çileden cıkartıyordu. Nihayet Mekke'ye varıp emdirilecek oğlan çocukları aramaya başladık. İçimizden hiç bir kadın Muhammed'i almak istemiyor, ondan uzak duruyorduk. Çünkü, bizler emdireceğimiz çoçuğun babasından bahise kavuşmayı ve ondan armağanlar almayı bekliyorduk.
Bir ara Muhammed'in dedesi Abdulmuttalip'le karşılaştım, bana; İsmin nedir ? diye sordu.
Halime dedim. Bana;
Ey Halime! Benim yanımda bir yetim çocuğum var onu emzirmek için Beni Sa`d kabilesi kadınlarına teklif ettim öksüz olduğu için kabul etmediler. Sen kabul eder misin ?
Ben, "Bana biraz müsaade et de kocama bir danışayım.." dedim.
Hemen kocamın yanına döndüm, ona haber verdim. Kocam izin verince Muhammed'i aldım.
Muhammed bize gelince, evimiz öyle bereketlendi ki kocamla hayretler içinde kaldik. Sütü çekilmiş olan devemizde sütler fazlaca akmaya, zayıf olan merkebimizi, yolda başka hiç bir binek hayvan geçememeğe, davarlarımıza inen süt hiç bir davara inmemeye başladı.
Peygamberin çocukluğu daha değişikti. Daha iki aylık iken, her tarafa yuvarlanmaya çalışıyordu. Üç aylık olunca ayakta durmaya çalışıyordu. Dört aylık olunca, duvara tutunup yürüyordu. Beş aylık olunca bir yere tutunmadan yürüyebiliyordu. Altı ayı tamamlayınca, yürümeyi hızlandırmıştı. Yedi aylık iken her tarafa gidebiliyor, koşabiliyordu. Sekiz aylık iken, konuşuyor, konuşulanı anlayabiliyordu. On aylık iken ok atabiliyordu. İki Yılı doldurduğu zaman, oldukça, iri ve gösterişli bir çocuk olmuştu. Onu annesine götürdük. Ama biz, Onun yüzünden gördüğümüz hayır ve bereketten dolayı, yanımızda bir müddet daha tutmaya çok istekli bulunuyorduk. "