* Düşüncelerin topluma yön vermedeki rolü

* Farklı düşüncelerin kişi üzerindeki etkisi

    Bunla ilgili kısa bir kompozisyona ihtiyacım var lütfen yardım edinnnn =((

Cevap :

Düşüncelerimiz ve Biz16.10.2007 - Hacer Ergün  

DÜŞÜNCELERİMİZ VE BİZ

 

Gün boyunca kimbilir kaç bin düşünce geçiyor hızla zihnimizden, çoğu da tekrardan ibaret. Genelde daha önce olan şeyleri düşünüyoruz, ya da gelecekte olabilecek (belki de olma ihtimali hiç olmayan) farazileri. Yani geçmiş ve gelecek arasında dolaşıyor düşüncelerimiz.

Düşüncelerimizi yeniden yapılandırmak hakikaten zor geliyor. Çünkü alışkanlıklarımız var. Negatif düşünmeye alışmışız. Gerçi yetişme tarzımızla da ilgili, düşünce yapımız. Sevginin, umudun olmadığı, aşağılanmanın çok olduğu bir ortamda, karamsarlık, negatif düşünce ve duygular, suçluluk duygusu her zaman vardır ve olacaktır.

Düşüncelerimiz, davranışlarımızı belirliyor. Önce düşünüyor, sonra farkında olmadan eyleme dönüştürüyoruz. Hani “Korktuğumuz başımıza geldi” deriz ya. Olmasını istemediğimiz bir şeyi, yoğun düşünüp kendimize çekmişizdir aslında.

Hepimizin başına gelir zaman zaman, çalışıyorsak sorumlumuzla, müdürümüzle sorun yaşamak istemeyiz. Hata yapmaktan korktuğumuz için elimizden geleni yaparız. Ama hata yapmak istemedikçe, o insana karşı hepte hata yapar, karşı karşıya geliriz. İster negatif veya pozitif düşünceler olsun yoğunluk durumuna göre davranışlara yansıyor ve başımıza geliyor.

Hani bazen günlerce bir insanı düşünür, özleriz, birgün karşılaşıveririz ve haberini alırız. Düşüncelerimiz adeta onu çağırmıştır.

Sabah kalktığımızda hasta olduğumuzu düşünürüz, her tarafımız ağrıyordur. Sonra bu düşünceler duygularımıza yansır. Gerçekten ağrılar hissederiz. Artık hastayızdır. Kısaca ne düşünüyorsak, hissediyoruz ve öyle davranıyoruz, düşüncelerimizi modelliyoruz.

Yazımın başında da söylemiştim “Çoğu düşünceler tekrardan ibaret.” Geçmişte bizi çok üzen, inciten, derinden etkileyen bir olay yaşamışsak, bunu sık sık düşüncelerimizde hortlatırız. Bir sinema şeridi gibi geçer gözümüzün önünden. Öyle canlı hatırlarız ki, yeniden yaşıyormuş gibi oluruz. Böylece geçmişe takılarak unutmamıza izin vermeyiz.

İlginçtir, bizi üzen şeyleri, yıllar da geçse hatırlamaktan mutlu oluyoruz, her seferinde daha çok üzseler de.

Peki yeniden nasıl yapılandıracağız düşüncelerimizi? Negatif düşünce alışkanlığından kurtulmak kolay olmasa da imkansız değil.

 

Gün boyunca kimbilir kaç bin düşünce geçiyor hızla zihnimizden, çoğu da tekrardan ibaret. Genelde daha önce olan şeyleri düşünüyoruz, ya da gelecekte olabilecek (belki de olma ihtimali hiç olmayan) farazileri. Yani geçmiş ve gelecek arasında dolaşıyor düşüncelerimiz.

Düşüncelerimizi yeniden yapılandırmak hakikaten zor geliyor. Çünkü alışkanlıklarımız var. Negatif düşünmeye alışmışız. Gerçi yetişme tarzımızla da ilgili, düşünce yapımız. Sevginin, umudun olmadığı, aşağılanmanın çok olduğu bir ortamda, karamsarlık, negatif düşünce ve duygular, suçluluk duygusu her zaman vardır ve olacaktır.

Düşüncelerimiz, davranışlarımızı belirliyor. Önce düşünüyor, sonra farkında olmadan eyleme dönüştürüyoruz. Hani “Korktuğumuz başımıza geldi” deriz ya. Olmasını istemediğimiz bir şeyi, yoğun düşünüp kendimize çekmişizdir aslında.

Hepimizin başına gelir zaman zaman, çalışıyorsak sorumlumuzla, müdürümüzle sorun yaşamak istemeyiz. Hata yapmaktan korktuğumuz için elimizden geleni yaparız. Ama hata yapmak istemedikçe, o insana karşı hepte hata yapar, karşı karşıya geliriz. İster negatif veya pozitif düşünceler olsun yoğunluk durumuna göre davranışlara yansıyor ve başımıza geliyor.

Hani bazen günlerce bir insanı düşünür, özleriz, birgün karşılaşıveririz ve haberini alırız. Düşüncelerimiz adeta onu çağırmıştır.

Sabah kalktığımızda hasta olduğumuzu düşünürüz, her tarafımız ağrıyordur. Sonra bu düşünceler duygularımıza yansır. Gerçekten ağrılar hissederiz. Artık hastayızdır. Kısaca ne düşünüyorsak, hissediyoruz ve öyle davranıyoruz, düşüncelerimizi modelliyoruz.

Yazımın başında da söylemiştim “Çoğu düşünceler tekrardan ibaret.” Geçmişte bizi çok üzen, inciten, derinden etkileyen bir olay yaşamışsak, bunu sık sık düşüncelerimizde hortlatırız. Bir sinema şeridi gibi geçer gözümüzün önünden. Öyle canlı hatırlarız ki, yeniden yaşıyormuş gibi oluruz. Böylece geçmişe takılarak unutmamıza izin vermeyiz.

İlginçtir, bizi üzen şeyleri, yıllar da geçse hatırlamaktan mutlu oluyoruz, her seferinde daha çok üzseler de.

Peki yeniden nasıl yapılandıracağız düşüncelerimizi? Negatif düşünce alışkanlığından kurtulmak kolay olmasa da imkansız değil.