Cevap :

belirli sıcaklıktaki bir sistemin sınırlarından,daha düşük sıcaklıktaki bir sisteme,sıcaklık farkı nedeniyle transfer edilen enerjidir. ısıdır 

1. Sıcak olan şeyin durumu, etkisi ya da sıcak olan şeyin niteliği, hararet; hamamlarda yıkanılan sıcak yer.
2. Bir araçla ya da aygıtla ölçülebilen ısı derecesi, suhunet; sevgi, içtenlik ve sevimlilik.
3. Isı.
sıcaklık

 

r aslında daha düşük nitelikli enerji biçimlerinin aleyhine olarak asil bir enerji biçimi mesela Elektrikenerjisi elde etmeye yöneliktir.

Kuşkusuz bu dönüşüm yalnız termodinamiğin ikinci ilkesiyle değil aynı zamanda sahip olduğumuz
teknolojiyle de sınırlıdır. İkinci ilke ayrıca Evren'in geri kalan bölümünden yalıtlanmış bir sistemin toplam enerjisinde değer kaybından başka birşey olmayacağını ileri sürer: kısa veya çok uzun sürede bütün enerjinin başlangıçtaki miktarı korumasına karşılık maksimum değer kaybına uğrayacağı bir 'termodinamik ölüm' e mahkumdur. Bu durum elbette Düya için söz konusu değildir zira dünyamız Evrenden yalıtlanmış değildir ve sürekli olarak Güneşten enerji alır.

ENERJİNİN KORUNMASI
Ele gelmeyen ama kaçınılmaz bir gereklilik olan enerji hesaplanmasında kullanılan tüm nesneler ( Somut) dönüşüme uğrasa da değişmeyen bir sayıdır. (Soyut)

Enerjinin ve mümkün dönüşümlerinin bazı özellikleri bir kere tanımlandıktan sonra kökenini ve korunumunu anlamak amacıyla bunun daha kesin bir tanımı verilebilir. Mekanik enerji en bilinen örnektir. Bir ipin ucuna bağlı bir bilyenin durumunu göz önüne alalım ve ipin diğer ucundan çektiğimizi varsayalım anlaşabileceği gibi çekmek için uyguladığımız kuvvet ne kadar büyükse ve yer değiştirme miktarı ne kadar uzunsa harcadığımız güç o kadar fazla olacaktır:

ENERJİ = ( KUVVET X YOL )
Başlangıçta hareketsiz halde olan m kütleli bir bilye bir v hızı alıncaya kadar çekilirse ('knetik') enerjinin 1/2 mv2 olduğu gösterilebilir. Bununla birlikte bu nicelik ille de korunum lu değildir çünkü bilye bir v hızıyla yukarıya doğru atılırsa bunun hızı düşmeden önce azalarak sıfırlanacaktır. Bunda da şaşılacak bir yan yoktur çünkü bir güç yani bilyenin ağırlığı bilyenin üzerine etki yapmış ve önceki tanıma uygun olarak enerjisinsi değiştirmiştir. Bu enerji de aslında kaybolmamıştır çünkü bilye yere düşerken atıldığı noktadan tümüyle aynı v hızıyla (ters yönde) geçecek ve bu yüzden aynı kinetik enerjiye sahip olacaktır. Herşey sanki bilyeyi Dünya'ya bağlayan bir yay varmış gibi oluşmuştur ve burada yay rolü oynayan çekim alanıdır. Bir enerjinin korunumu yasasını bulabilmek için çekim alanıkavramını işin içine sokmak gerekir. Bu yasa şöyle ortaya konabilir

 

ENERJİ VE ZAMAN
Bir enerji yok olmuşsa bir şey onu birlikte götürmüş demektir. Bu büyük buluşlara yol açabilecek bir gerçekliktir.

Daha genel olarak bir sistemin maruz kaldığı her etkileşim için toplam enerjinin korunumu yasasını kurtarmak için gerekli miktarda enerjiyi eklemek gerekir. 1930'lu yıllarda enerjinin korunumu yasasını ihlal eder nitelikte nükleer tepkimeler bulunduğunda fizikçi W. Pauli enerjinin bütün bunlara rağmen

her zaman korunumlu olduğunu ve eksilen enerjiyi birlikte götüren şeylerin nötrino (denen birkaç yıl sonrasında algılanacak olan) yeni parçacıklar olduğu varsayımını öne sürdü. Bu bakımdan enerjinin korunumu temel bir ilkedir ve şöyle açıklanabilir: her fiziksel sistem için zaman içinde korunumlu bir nicelik tanımlanabilir ve buna enerji adı verilir. Çok genel olmasına rağmen bu açıklama nötrinoların öngörülmesinde olduğu gibi hiç de basit sayılmayacak tahminlere yol açmıştır.

Bu korunum yasasında dikkat çeken özellik mekanik kimyasal veya başka bir sistemin zaman içinde evrimi ne kadar karmaşık olsa da ve herşey değişiyormuş gibi görünse de toplam enerjinin her an aynı olması için bu sistemin çeşitli parçalarının

her zaman kendi aralarında bir uyum içinde davranmaları gereğidir. Fiziksel simetri üzerindeki düşünceler; enerjinin korunumunun gerçekte daha derin bir nedenin (zamanın homojenliği) gözlemlenebilir sonuçlarından biri olduğunu ortaya koymuştur.