Cevap :

Nickli

Doğallık

Başlığın adından da anlaşılacağı üzere, her şeyin olduğu gibi anlatılmasıdır. Gerçeklerin çarpıtılmadan, en doğal hâliyle ifadesidir. Anlatılanların doğal olabilmesi için anlatıcının kendine güveninin tam olması gerekir. Kişi konuşmada ya da yazmada yapmacıklıktan uzak olmalıdır. Kişinin doğal konuşabilmesi için yaşama sevinciyle dolu olması, duygularını gizlememesi gerekir. Bunun için de kişi kendini sevmeli, dinleyicisini sevmeli, yaşamayı sevmelidir. Anlatacaklarını süslemeden, yalın bir dille fakat candan, yürekten anlatmalıdır.

İlginçlik

İlginç olmayan şeyler, karşıdaki insanın ilgisini çekmeyeceği için hitap ettiğimiz insanın özelliklerine göre konuyu ilginç kılmak gerekmektedir. Kişinin anlatımı kendine özgü ise başkalarını taklit eder nitelikte değilse ilginç demektir. Anlatıcı, daha önceki söylenilenlerden, yazılanlardan ayrı konuları yakalamalı. Dili kullanımındaki kıvraklık, buluş kendine özgü olmalıdır.

Tutarlılık

Bir söylenenin, diğer söylenenlerle gerçeklik veya doğruluk açısından aynı niteliği taşıma durumudur. Kişinin anlattıkları önceki anlattıklarıyla çelişmemelidir; yaptıklarına ters düşmemelidir. “Ya konuştuğun gibi ol, ya olduğun gibi konuş.” sözü kişi tutarlılığının ölçüsü olmalıdır. Söz gelimi bir kişinin “Sosyal hayatımın çok canlı olmasını, sürekli arkadaşlarla birlikte vakit geçirmeyi isterim.” sözünün devamında, “Yalnızlığı çok sever, sadece kendimle başbaşa kaldığımda mutlu olurum.” demesi, tutarsız iki düşünceyi ifade ettiğinden, dinleyiciye konuşmanızın doğru olmadığını düşündürecektir.

 

İnandırıcılık

Kişinin anlatımının inandırıcı olması için; kişinin anlattıklarına güvenmesi gerekir. Bunun için de anlatacağı konuyu iyi bilmeli, anlattıklarının doğruluğuna güvenmelidir. Kişi ancak kendi inandığı bir konuda inandırıcı anlatımı yakalayabilir. Anlatılanları mantık çerçevesine oturtabilmek, inandırıcılık açısından çok önemlidir. Buradaki inandırıcılık bir düşünceyi alıcıya zorla benimsetme biçiminde de olmamalıdır. İnandırıcılık, etkileyiciliği yanında getirir. Bunun için de duygular sıcak, düşünceler açık, anlatım özgün ve söyleyiş güzel olmalıdır.

İletişim Dilinde Yetkin Olmak

Kişi kullandığı dilde yetkin olmalıdır. Kullanılan sözcükler cümledeki yerine tam oturmalı. Dilbilgisi yanlışları, anlamda kapalılığın nedenlerinden biridir.

Akıcılık

Başlığın adından da anlaşılacağı üzere, bir anlatımın su gibi akıp gitmesidir. Karşıdaki kişi veya kişilerin kulağını veya zihnini tırmalamayan bir ses tonu ve kavram dünyası ile, dinleyiciler üzerinde akıcı bir etki bırakmaktır. Anlatım kesik kesik, tutuk olmamalıdır. Akıcı bir anlatım ile dile getirilen görüş ya da düşünceler dinleyicinin ya da okuyucunun belleğinde kolayca yer eder.

Duruluk

Anlatımda kullanılan uslup süslemeli, özentili olmamalıdır. Cümleler gereksiz yere uzatılmamalıdır. Cümlelerde en az sözcük ile eksiksiz anlatımı yakalamaya duruluk denir. Bir cümledeki fazla sözcük sayısı anlamı dağıtır. Söylenenler doğru bile olsa kavramak güçleşir. Cümledeki eksik sözcükler de anlamı yok eder.

Özlülük

Kısa ve özlü ifadeler içermesidir. Az sözle çok şey anlatmak varken, sözcük israfı yapmak dinleyicileri yoracak ve sıkacaktır. Söz ya da yazı gereksiz yere uzatılmamalıdır. Anlatılacaklar eksiksiz olmalı, fakat fazladan sözcük bulunmamalıdır.

Açıklık

Anlatımda kullanılan sözcükler iyi seçilmeli, anlamı bilinmeyen bir sözcük bile kullanılmamalıdır.

Terim niteleğinde bir sözcük varsa terimin ilk kullanımında açıklanmalıdır. Cümleler doğru kurulmalı, inandırıcı, doğal, tutarlı olmalı, plan tam oturmuş olmalı ki anlatım açıkolsun. Bir bakıma anlatımın diğer özellikleri hep anlatımda açıklığı yakalayabilmek içindir.

1. İnandırıcılık, 2. Doğallık, 3. Tutarlılık, 4. İlginçlik, 5. Anlatımın Özlü Olması, 6. Duruluk, 7. Açıklık, 8. İletişim Dilinde Yetkin Olmak, 9. Akıcılık...