Cevap :

Edebiyatın İşlevi
Christopher Caudwell’in Yanılsama ve Gerçeklik adlı kitabının şiirin geleceğiyle ilgili bölümü gerçekten çok ilginç. Caudwell yirmidokuz yaşında İspanya’da Jarama savaşında öldü (1937). Ama yapıtı bugün de taptaze duruyor. Edebiyat eleştirisi alanında kendisinden en çok söz edilen İngiliz yazarlardan biri. Hellenist Georges Thomson şöyle diyor onun için: "Estetiğin temel sorunlarına Marksist bir çözüm getirmeğe çalışan ilk adam"Ne var ki yapıtını bütünüyle ele alan derinleştirilmiş bir inceleme de pek yapılmamış Caudwell için. Yalnız on yıl kadar önce David Margolies’nin onun estetiği üstüne bir kitap yayımladığını bir yerde okumuştum. Aynı anda New York ve Londra’da basılmış bu kitabı göremedim. Ama ondan söz eden yazıyı kesip saklamışım. Jean Duparc yazmış. İsterseniz özetleyelim. Caudwell edebiyatın insan hayatındaki işlevini açıklama çabası içindedir. Sanat dünyayı değiştirme işlevinin peşinde olmalıdır. Bunu da insanların bilincini değiştirerek yapmalıdır. Toplumun özlemlerine uyarlanarak. Sanat hem bilinçli bir yanılsama hem de coşkusal bir toparlanmadır. O yanılsama isteklerimizi gerçeğin ortasına fırlatır ve kendisi de gerçeğin kendisi haline gelir. Ama sanat etkinliği bireye dıştan ve belli toplumsal isterlere göre hazırlanmış ideolojik bir modeli zorla benimsetme yoluna gitmemelidir. Sanat "güdüleri" onların iç zorunluluğunu da hesaba katacaktır. Kendisi de bir toplumsal ürün olan o iç zorunluluk konusunda kişiyi daha da bilinçlendirecektir. Yapıt da o iki tür zorunluluğun (güdüler ve toplumsal ilişkiler) çatışması sonucu ortaya çıkacaktır.Kapitalizmin ileri aşamalarında seçkinlerin sanatının gerçeklikten yüz çevirdiği görülmektedir. Edebiyattaki kitle türlerini duygusal filmleri ve polis romanlaıını düşünelim

Edebiyat topluma kendisini hatırlatmaya vesiledir. Platon edebiyatın işlevi konusunda; "Edebiyatın ilk ve esas işlevi/görevi kendi tabiatına sadık kalmaktır" demiştir.

Christopher Caudwell edebiyatın insan hayatındaki işlevini açıklama çabası içindedir; "Sanat dünyayı değiştirme işlevinin peşinde olmalıdır. Bunu da insanların bilincini değiştirerek yapmalıdır. Toplumun özlemlerine uyarlanarak." der.